kırmızı civa dikiş makinesinin neresinde

İstanbul’un en güzel yerlerinden birine Üsküdar’a Mihrimah Sultan adına bir cami yapması istenir kendisinden. 1540 yılında inşa etmeye başladığı camiyi 1548 yılında tamamlar. Cami inşa edilirken bir yandan kendi aşkını anlatır hiç şüphesiz ve eserine sanki “eteklerini giymiş bir kadın” siluetini verir. Türkiye’deki söylentiye göre ‘kırmızı cıva’ taa zamanında Hitler tarafından icat edilmiş gizli bir silahtı ve Almanlar onu televizyon tüplerine saklamıştı. Yine 2009’da Makineyidar bir genişlikte dikişle zig zag olarak ayarlamak dikişte biraz gerilmesine izin verecektir. Düz dikiş hattını korumak için dar bir genişlik gereklidir. Streç Dikişler : Birçok makinede streç dikiş ayarı bulunur. Makinenizin kullanım kılavuzuna bakın; paralel kesikli çizgiler gösteren bir simge ile etiketlenebilir. denendikiş tarzındaki oynamaz eklemlerle tutunmuşlardır. Kafa iskeleti beş şekilde incelenir; 1.Norma Verticalis: (Calvaria-Kalvarya, Kubbe) Kafa iskeletine yukarıdan bakıldığında görünen kısımdır. Yetişkin bir kişinin kalvaryasındabirçok sutura vardır. Kalvaryadaki suturalarınen önemlileri şunlardır: . 9. Balerin siyah tablo. Tablo üstüne dikiş ile işlenmiş 'Ruh' isimli tablo sade anlamlı ve asil. 70x50 ebatındaki tabloyu detaylı incelemek için buraya farklı seçeneklere göz atmak için buraya tıklayın. 10. Michalengelo gökkuşağı renkli büyük boy heykel. Site De Rencontre Inchallah En Français. - 0100 Son Güncellenme - 0100 Güncelleme - 0100 DIŞ HABERLER SERVİSİSuudi Arabistan’da bazı dikiş makinelerinde kötü ruhları kovmak ve hatta nükleer bomba üretmek için kullanılabileceği söylenen “kızıl cıva” maddesinin bulunduğu söylentisi yayılınca, makineler 50 bin dolar’a varan fiyatlara alıcı bulmaya yayın kuruluşu BBC’nin haberine göre, varlığı tartışılan bir madde olmasına rağmen kızıl cıvanın küçük bir miktarının bile milyonlarca dolar edebileceğine inanan Suudiler, dikiş makinesi satan mağazalara akın ediyor. Kırmızı civa nükleer bombaarın yapımında kullanıldığı iddaa edilen efsanevi ARKADAŞLAR BU KIRMIZI CİVA İLE İLGİLİ SİZLERE DERLEDİKLERİM SİZ KARAR VERİN NEDİR NE DEĞİLDİR BU KIRMIZI CİVA HİKAYESİ. hayali bir maddedir. İlk olarak 1980 li yıllarda Rusya medyasında fizyon bombalarının yapımında kullanıldığına dair haberler çıkmış, fakat nasıl kullanıldığı ile ilgili bilgiler verilmemiştir. Kilogram fiyatının 100bin dolar ile 300bin dolar arasında olduğı ise bazı kaynaklar tarafından ifade edilmektedir iyibilgi Ankara Amerikalılar’ın tabiriyle “urban legend” yani şehir efsanesi. Ama gerçekte tam bir soğuk savaş öyküsü. Kırmızı civa! Gariptir, bu efsane, nedendir bilinmez, şimdi geri döndü. Bugün “minicik” bir haberle gazete sayfalarına yansıdı. “Suudi Arabistan’da yüzlerce kişi kırmızı civa’ bulmak için eski dikiş makinelerine hücum etti, polis soruşturma başlattı. Dulum şehrinde iki terzi dükkanının camları kırıldı, dikiş makineleri çalındı. Medine’deki civa avcıları, cep telefonlarını dikiş makinesinin iğnesine yaklaştırıyor, hat kesilirse, içinde kırmızı civa olduğuna hükmediliyor. Suudi basınına göre, kırmızı civa içerdiği tespit edilen Singer marka makineler karaborsada 50 bin dolara satılıyor.” Hepsi bu. Tabii haber hayli eksik. Kırmızı Civa nedir, ne iş yapar, nerde, ne zaman ortaya çıktı, hele hele şimdi neden peşinde koşuluyor yok. Asıl bir de Türkiye macerası var Kırmızı Civa’nın. Çünkü Kırmızı Civa’nın peşinde koşanların maceraları, bir tür Altın Post öyküsü. Milliyet Gazetesi Türkiye’deki durumu bugün çok iyi anlatmış... “Siyah beyaz televizyonlarda bulunduğu iddia edilen kırmızı civanın çok para ettiği iddiasına inananlar tamircilere akın etti. Konya Televizyon ve Radyo Tamircileri Odası Başkanı Kadir Erölmez, sanal alemde 1950-1965 yılları arasında Almanya'da üretilen grundig marka televizyonların içerisinde kırmızı civanın bulunduğu ve yüksek fiyatlara satıldığı ile ilgili iddalar dolaştığını belirterek bunu duyan insanların televizyon tamircilerine akın ettiğini söyledi.” Tabii “nadir bulunan” bu televizyonların fiyatı 35 bin ile 100 bin lira arasında değişiyor. Bir TV’nin veya dikiş makinasının içinde bulunduğu nasıl anlaşılır diyorsanız, çözümü basit cep telefonunuzu yaklaştırıyorsunuz hat kesiliyor! Yine aynı habere göre günde 20-25 kişi televizyon tamircilerinin kapısını aşındırıyor. Yani bir fenomen var ortada. Hele internet ortamında bu makinalara arayanlar ve satanlar uzun bir liste oluşturuyor. Kırmızı civa diye birşey var mı? İkircikli soru aslında bu. Gören yok. Varlığına ilişkin tartışma da çok. Yani söylentilerle yetinmek zorundayız. Bunlara göre, cıva tuzları yoğun radyasyona tabi tutulduklarında kırmızıya dönüşüyor. Güçlü bir füzyon bombası yapımı için elverişli malzeme haline geliyor. Yani bir tür dolandırıcılık öyküsü sayabilirsiniz! Ama mesele bu kadar basit değil. Dünya çapında bu iddialar öyle bir hal almış ki, sonunda ABD Kongresi bir alt komisyon kurup konuyu araştırmış! “Asılsız” denmiş. Fakat efsaneyi durdurmak mümkün olmamış. Uluslararası alanda uzunca bir süre, 'kırmızı cıva' satmaya yönelik teklifler dolaşmış. Kilosunun 200-300 bin dolar olduğu söyleniyor. Bu tekliflerin bazıları da, Irak'ın o zamanki yönetim organlarına yapılmış. İleri sürülen örnekler, kırmızı boyalı cıva çıkmış. 2002 ve 2006 yıllarında bu konuda ABD’de çokca yayın mevcut. Yani dolandırıcılık işi de-elbette bilindiği kadar-pek başarılı olmamış. Peki ya Türkiye? İşte size 18 Ağustos 2007 tarihli, üstelik Anadolu Ajansı tarihli bir haber... “Siirt’te radyoaktif kırmızı civa’ operasyonu... Siirt'te, kurşun alaşımlı koruyucu kapsül içerisinde nükleer ve radyoaktif özellik taşıyan kırmızı civa olduğu tahmin edilen madde ele geçirildi. Emniyet Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucunda bir kişinin, Mersin'den yüklü miktarda sahte ABD doları ile nükleer ve radyoaktif özellik taşıdığı sanılan maddeyi Siirt'e getireceği ihbarı üzerine ''Huzur 56'' adlı operasyonun başlatıldığı bildirildi. Kurtalan yolunda durdurulan bir minibüsteki 43 üstünde ve çantasında yapılan aramada, 61 sahte 100'lük ABD doları, 8x5 santimetre ebatında, kurşun alaşımlı koruyucu kapsül içerisinde kırmızı civa olduğu tahmin edilen nükleer ve radyoaktif madde ile 19 kaçak menşeli uyarıcı tablet ele geçirildiği belirtildi.” Nasıl? İlginç değil mi? Kimden çıktı bu Kırmızı Civa? Peki ama bu efsanenin çıkış noktası neresi? İddialara göre !, Kırmızı Civa’nın varlığına dair söylentiler, 1992 yılında ITAR-TASS gayet ciddi bir haber kanalı olarak bilinir Rus haber ajansından kaynaklanan bir habere dayanıyor. Ama kırmızı civanın duyuluş tarihi bu değil. 1980’ler. Yani soğuk savaşın en keskin olduğu yıllar. Amerikan kaynaklarına göre bu söylence ve kırmızı civanın karaborsada satıldığına ilişkin bilgiler 1980-81-82 yıllarında görülüyor. Yani Ruslar’ın Sovyetler’in keşfi sayılıyor ve o günün şartları içinde Batı ülkelerini huzursuz ediyor. 1993 yılında Rus Pravda Gazetesi’nde yayınlanan/gönderme yapılan bazı çok gizli belgeler kırmızı civadan bahsediyor. Buna göre varlığı şüpheli bu materyaller, Sovyetler’in dağılmasından sonra bazı Rus işadamları tarafından Ortadoğu’da satılmaya çalışılmış. Durum bu. Tabii böyle bir efsanenin aynı ismi taşıyan romanı ve hatta video oyunu olduğunu ekleyelim. Geriye ise şu soru kalıyor; Kırmızı Civa neden ve nasıl geri döndü? SUNİ BİR DEĞER PİYASASI MEYDANA GETİRMEK GİBİ... Haberde bilimsel gerçeklere aykırı hususlar olmasına rağmen, cidd bir Rus sitesinde yer alması hayret verici. Sun bir değer piyasası meydana getirmeğe yönelik yayınlara benziyor. 1- Formülü HgO2 olarak verilen madde cıva-2-peroksittir. Kırmızı renkli cıva değil, cıva oksit vardır. Burada cıva denilmiş, cıva-2- peroksit formülü yazılmış. Cıvanın özgül ağırlığı 13,6 g/cm3 iken özgül ağırlığı 20,2 g/cm3 olan başka bir cıva elementinden bahsedilemez. Belki ağır bir sıvı oluşu veya başka bir sebeble cıva gibi fakat rengi kırmızı manasında “kırmızı cıva” şeklinde bilimsel olmayan bir ad takılmış olabilir. 2- Denizaltıların dış cephesini katodik koruma ile korozyondan koruyabilecek çok daha ucuz metaller varken, bu maksatla bu çok pahalı maddenin kullanıldığının söylenmesi inandırıcılıktan çok uzak oluyor. 3- Eski TV veya dikiş makinelerinin içine bu çok pahalı madde ne sebeple konmuş olabilir, bitpazarına nur yağdırmak için eskiye rağbeti kızıştırmak gibi bir şey. 4- Eski dikiş makinesinin iğnesine cep telefonunu yaklaştırınca hat kesilmesi de garip bir haber. İğne, dikiş makinesinde değiştirilen bir parçadır, dikiş makinesiyle bütünlük içinde değildir ki? Piyasada kutular dolusu dikiş iğnesi var, onlarda niye ayni özellik yok? Alfa ışınları, yakından etki gösterir bu alfa radyoaktif bir madde olsa bile cep telefonlarının hattını kesemez. 5- “Güçlü bir nükleer bombanın yapımı için elverişli olması” nasıl oluyor acaba? Atom bombası ve hidrojen bombası olarak iki çeşit nükleer bomba vardır ve bunların da yapılma teknolojisi yıllardır bilinmektedir. Maddeye değer verilmesi ve yüksek fiyattan piyasasını sağlamak için böyle bir cümleyle reklamı yapılmağa çalışılıyor olabilir Son günlerin popüler zincir maillerinden birisi kırmızı civa diye bir maddeyi gündeme getirdi. Bu mail efsanesi gibi dalga dalga yayılıyor. Bana gelen mailde Gruindg marka siyah-beyaz televizyonunuz varsa zenginsiniz diyordu. Fiyat olarakta 30bin 100 bin Lira veriliyormuş. Ama ne hikmetse ne alan var ne satan. Yıllar önce sigara kutularının içindeki parlak jiletinleri de toplatmışlardı. Aynı olay tekrar ediyor. Maili okuduğum da “kırmızı civa nedir” dedim. Sonradan öğrendim tabi. Ama bu maile inanacak kadar keriz değilim ! Suudi Arabistan’da yüzlerce kişi "kırmızı civa" bulmak için eski dikiş makinelerine hücum etti, polis soruşturma şehrinde iki terzi dükkanının camları kırıldı, dikiş makineleri çalındı. Medine’deki civa avcıları, cep telefonlarını dikiş makinesinin iğnesine yaklaştırıyor. Hat kesilirse, içinde kırmızı civa olduğuna hükmediliyor. Suudi basınına göre, kırmızı civa içerdiği tespit edilen Singer marka makineler karaborsada 50 bin dolara satılıyor. Türkiye’de de eski televizyonlarla ilgili olarak yayılan "kırmızı civa" söylentileri, aslında eski bir şehir Haber Ajansı / Dünya Haberler Ardahan Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü KOM ekipleri, bir istihbarat çalışması sonucu bazı kişilerin ellerinde bulunan kırmızı cıvayı satmaya çalıştıklarını belirledi. Bunun üzerine harekete geçen ekipler, bu kişileri belirledikten sonra takibe aldı. Ardından Kars ve Ardahan’daki adreslere eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi. ve gözaltına alındı. Bu kişilerden 25 gram kırmızı cıva, birer ruhsatsız tabanca ve av tüfeği ele geçirildi. TIP VE ASKERİ ALANDA DA ADI GEÇİYOR Bu operasyon, yıllardır sırrını koruyan kırmızı cıvayı yeniden gündeme getirdi. Yıllardır varlığı hakkında bilgiler ve efsaneler dolaşan kırmızı cıvanın tıp ve askeri alanda kullanıldığı da ortaya atılan iddialar arasında yer alıyor. Avrupa’da ilk olarak 1995’te Almanya’da ele geçirildiği ve inceleme sonucu içinde dünyanın en pahalı maddelerinden biri olan Plütonyumu barındırdığı da iddia edildi. Kırmızı cıva ile ilgili ortaya atılan diğer iddialar ise şöyle İlk olarak Rusya yön ve hedef belirlemesi ve radar sinyali kesicisi olarak kullandı. Patlayıcı yapımında daha az malzeme ile daha fazla etki vermek için de kullanıldı. DÜNYA ÇAPINDA EFSANE Gazeteci yazar İsmet Berkan da, 20 Kasım 2015'te Hürriyet’te yayımlanan yazısında kırmızı cıvayı özetle şöyle anlattı Kırmızı cıva’ efsanevi bir madde. Bir iddiaya göre çok kuvvetli bir patlayıcı, o yüzden Sovyetler Birliği tarafından nötron bombasının tetikleyicisi olmak üzere üretildi. Bir başka iddiaya göre sadece patlayıcı değil, cinsel gücü artırmaktan kellerde saç çıkarmaya kadar her işi yapıyor. Bu efsane dünya çapında bir efsane. İlk olarak 80’lerin sonlarında Sovyet gazetesi Pravda’da kırmızı cıva’dan söz edildiğine inanılıyor, ama o günden beri bu materyalin ünü almış yürümüş durumda. Yalnız sorun şu ki onu kimse görmemiş; bilim dünyası da varlığını reddediyor, hatta gülüyor. Ama gülmeyenler de var. Mesela 2009 yılında internet aracılığıyla bir bilgi’ yayılıyor. Buna göre 1950-65 yılları arasında üretilmiş Grunding marka televizyonların tüplerinde kırmızı cıva’ olduğu söylentisi dünya çapında etki yaratıyor. HİTLER’İN GİZLİ SİLAHI Türkiye’deki söylentiye göre kırmızı cıva’ zamanında Hitler tarafından icat edilmiş gizli bir silahtı ve Almanlar onu televizyon tüplerine saklamıştı. Yine 2009’da Suudi Arabistan’da insanlar 40’lı, 50’li yılların yapımı Singer marka dikiş makinelerine hücum ettiler. Sebep aynıydı, o makinelerde de Hitler’in gizlediği kırmızı cıva’ vardı. Tabii bu hücumların sebebi, kırmızı cıva’nın kilosunun 300 bin ila milyon dolar arasında ettiğine dair inançtı." KIRMIZI CIVA BUL 4 MİLYON DOLAR HAZIR’ Berkan yazısında, yakalandığında fazla ilgi görmeyen kırmızı cıvayla Suriye’de IŞİD saflarında çarpışan Timsah’ lakaplı bir komutanın ilgilendiğine dikkat çekerek, şöyle devam etmişti “IŞİD kırmızı cıva’yı elde etmek ve onunla patlayıcı yapmak, koca şehirleri yerle bir edip içindekileri öldürmek istiyordu. Timsah’ o güne kadar IŞİD dahil Suriye’deki pek çok grup adına kaçakçılık yapmış, cep telefonundan canlı kediye kadar pek çok şeyi daha çok da Türkiye’den getirmiş olan Ebu Ömer’e görev verdi, Git bana kırmızı cıva bul’. The New York Times gazetesinden Chivers’ın Şanlıurfa’da bulup konuştuğu Ebu Ömer, IŞİD’ın kırmızı cıva’ için 4 milyon dolara kadar parayı ödemeye hazır olduğunu ama materyali temin edemediğini söylüyor...” AA Kırmızı civa efsanesi ... Amerikalılar’ın tabiriyle “urban legend” yani şehir efsanesi. Ama gerçekte tam bir soğuk savaş öyküsü. “Suudi Arabistan’da yüzlerce kişi kırmızı civa’ bulmak için eski dikiş makinelerine hücum etti, polis soruşturma başlattı. Dulum şehrinde iki terzi dükkanının camları kırıldı, dikiş makineleri çalındı. Medine’deki civa avcıları, cep telefonlarını dikiş makinesinin iğnesine yaklaştırıyor, hat kesilirse, içinde kırmızı civa olduğuna hükmediliyor. Suudi basınına göre, kırmızı civa içerdiği tespit edilen Singer marka makineler karaborsada 50 bin dolara satılıyor.” Hepsi bu. Tabii haber hayli eksik. Kırmızı Civa nedir, ne iş yapar, nerde, ne zaman ortaya çıktı, hele hele şimdi neden peşinde koşuluyor yok. Asıl bir de Türkiye macerası var Kırmızı Civa’nın. Çünkü Kırmızı Civa’nın peşinde koşanların maceraları, bir tür Altın Post öyküsü. “Siyah beyaz televizyonlarda bulunduğu iddia edilen kırmızı civanın çok para ettiği iddiasına inananlar tamircilere akın etti. Konya Televizyon ve Radyo Tamircileri Odası Başkanı Kadir Erölmez, sanal alemde 1950-1965 yılları arasında Almanya'da üretilen grundig marka televizyonların içerisinde kırmızı civanın bulunduğu ve yüksek fiyatlara satıldığı ile ilgili iddalar dolaştığını belirterek bunu duyan insanların televizyon tamircilerine akın ettiğini söyledi.” Tabii “nadir bulunan” bu televizyonların fiyatı 35 bin ile 100 bin lira arasında değişiyor. Bir TV’nin veya dikiş makinasının içinde bulunduğu nasıl anlaşılır diyorsanız, çözümü basit cep telefonunuzu yaklaştırıyorsunuz hat kesiliyor! Yine aynı habere göre günde 20-25 kişi televizyon tamircilerinin kapısını aşındırıyor. Yani bir fenomen var ortada. Hele internet ortamında bu makinalara arayanlar ve satanlar uzun bir liste oluşturuyor. Kırmızı civa diye birşey var mı? İkircikli soru aslında bu. Gören yok. Varlığına ilişkin tartışma da çok. Yani söylentilerle yetinmek zorundayız. Bunlara göre, cıva tuzları yoğun radyasyona tabi tutulduklarında kırmızıya dönüşüyor. Güçlü bir füzyon bombası yapımı için elverişli malzeme haline geliyor. Yani bir tür dolandırıcılık öyküsü sayabilirsiniz! Ama mesele bu kadar basit değil. Dünya çapında bu iddialar öyle bir hal almış ki, sonunda ABD Kongresi bir alt komisyon kurup konuyu araştırmış! “Asılsız” denmiş. Fakat efsaneyi durdurmak mümkün olmamış. Uluslararası alanda uzunca bir süre, 'kırmızı cıva' satmaya yönelik teklifler dolaşmış. Kilosunun 200-300 bin dolar olduğu söyleniyor. Bu tekliflerin bazıları da, Irak'ın o zamanki yönetim organlarına yapılmış. İleri sürülen örnekler, kırmızı boyalı cıva çıkmış. 2002 ve 2006 yıllarında bu konuda ABD’de çokca yayın mevcut. Yani dolandırıcılık işi de-elbette bilindiği kadar-pek başarılı olmamış. Peki ya Türkiye? İşte size 18 Ağustos 2007 tarihli, üstelik Anadolu Ajansı tarihli bir haber... “Siirt’te radyoaktif kırmızı civa’ operasyonu... Siirt'te, kurşun alaşımlı koruyucu kapsül içerisinde nükleer ve radyoaktif özellik taşıyan kırmızı civa olduğu tahmin edilen madde ele geçirildi. Emniyet Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucunda bir kişinin, Mersin'den yüklü miktarda sahte ABD doları ile nükleer ve radyoaktif özellik taşıdığı sanılan maddeyi Siirt'e getireceği ihbarı üzerine ''Huzur 56'' adlı operasyonun başlatıldığı bildirildi. Kurtalan yolunda durdurulan bir minibüsteki 43 üstünde ve çantasında yapılan aramada, 61 sahte 100'lük ABD doları, 8x5 santimetre ebatında, kurşun alaşımlı koruyucu kapsül içerisinde kırmızı civa olduğu tahmin edilen nükleer ve radyoaktif madde ile 19 kaçak menşeli uyarıcı tablet ele geçirildiği belirtildi.” Nasıl? İlginç değil mi? Kimden çıktı bu Kırmızı Civa? Peki ama bu efsanenin çıkış noktası neresi? İddialara göre !, Kırmızı Civa’nın varlığına dair söylentiler, 1992 yılında ITAR-TASS gayet ciddi bir haber kanalı olarak bilinir Rus haber ajansından kaynaklanan bir habere dayanıyor. Ama kırmızı civanın duyuluş tarihi bu değil. 1980’ler. Yani soğuk savaşın en keskin olduğu yıllar. Amerikan kaynaklarına göre bu söylence ve kırmızı civanın karaborsada satıldığına ilişkin bilgiler 1980-81-82 yıllarında görülüyor. Yani Ruslar’ın Sovyetler’in keşfi sayılıyor ve o günün şartları içinde Batı ülkelerini huzursuz ediyor. 1993 yılında Rus Pravda Gazetesi’nde yayınlanan/gönderme yapılan bazı çok gizli belgeler kırmızı civadan bahsediyor. Buna göre varlığı şüpheli bu materyaller, Sovyetler’in dağılmasından sonra bazı Rus işadamları tarafından Ortadoğu’da satılmaya çalışılmış. Durum bu. Tabii böyle bir efsanenin aynı ismi taşıyan romanı ve hatta video oyunu olduğunu ekleyelim. Geriye ise şu soru kalıyor; Kırmızı Civa neden ve nasıl geri döndü? ALINTI...

kırmızı civa dikiş makinesinin neresinde